Lazer ne anlama geliyor: LASER: Light Amplification by Stimulated Emission of Radiation (Uyarılmış Işık Yayınıyla Güçlendirme). Türkçesi: Uyarılmış Emisyon Yoluyla Işık Güçlendirmesi.
Lazer terapisi nasıl çalışır ve nerelerde kullanılır: Ortopedide lazer terapisi, farklı dalga boyları sayesinde ağrı hafifletme, kan dolaşımını iyileştirme ve hasar görmüş dokuların iyileşmesini sağlama amacıyla kullanılır.
K-Laser terapisi, ilaç kullanımı ve enjeksiyonlara alternatif bir tedavi yöntemi olarak görülebilir. Ayrıca infüzyon terapisine de alternatif olarak tercih edilmektedir. Ağrı gibi hareket sistemi rahatsızlıklarının tedavisinde, yan etkisi olmadığından dolayı giderek daha popüler hale gelmektedir.
Bu yöntem, eklemler, tendonlar ve kaslardaki hastalıkların tedavisinde, ağrısız, invaziv olmayan ve radyasyonsuz bir yöntemdir. Lazer, aşırı yüklenme, inflamasyon, travma sonrası veya dejeneratif rahatsızlıklar gibi durumlarda, yaş, cinsiyet ve eşlik eden hastalıklar (akut enfeksiyonlar ve kanserler hariç) dikkate alınmadan kullanılabilir.
Ayrıca, spor yaralanmalarında, burkulmalar, çürükler, kanamalar veya kas lif yırtıkları gibi durumlarda çok daha hızlı iyileşme sağlanabilir.
Birçok araştırmaya göre, lazer terapisi, kronik ağrıları olan hastaların dörtte üçünde iyi veya çok iyi sonuçlar vermektedir.
Hücreler, oksijen ve diğer besin maddeleri gibi metabolizması için gerekli maddelerle ilk olarak kan dolaşımı aracılığıyla beslenir ve atık maddeleri uzaklaştırır. Bu dalga boyu, esas olarak vücudumuzdaki su tarafından emilir ve lazer terapisiyle aktarılan enerji ısıya dönüşür. Derin dokular, gerçek lokal sıcak noktalarına dönüşerek, hücresel seviyede sıcaklık gradyanları oluşturur ve artan oksijen alımıyla lokal mikro dolaşımı teşvik eder.
Oksijen, kan dolaşımından farklı hızlarda salınır ve bu hız ne kadar yüksek olursa, hücrenin ihtiyaç duyduğu besin ve oksijen miktarı da o kadar artar, böylece doğal iyileşme süreçleri hızlanır. Bu dalga boyu, kısmen hemoglobin, su, melanin ve sitokrom-C-oksidaz tarafından emilir. Bu dalga boyu ne kadar çok emilirse, hücrelere ulaşan oksijen miktarı da o kadar artar.
Solunum zincirindeki son enzim, sitokrom-C-oksidazdır ve hücrenin moleküler oksijeni ATP’ye dönüştürme verimliliğini belirler. Bu enzimin emilimi 800 nm’de en yüksek olup, her oksidatif-redüktif döngüde bir ATP molekülü üretebilir. Fotondan gelen emilim bu süreci hızlandırır ve ATP üretimini artırır.
Bu dalga boyu, esasen ciltteki melanin tarafından emilir ve böylece büyük bir enerji dozunun doku yüzeyine iletilmesini sağlar. Bu lazer yayını hem bakteriyel çoğalmayı engelleyebilir hem de hücre büyümesini teşvik edebildiği için, yara iyileşmesinde en etkili olanıdır.
(Kaynak: http://www.k-laser-center-europa.com)